görülmek

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish كورلمك‎ (görülmek).

Pronunciation
  • IPA(key): /ɟø.ɾyl.mec/

Verb

görülmek (third-person singular simple present görülür)

  1. passive of görmek (“to see”); to be seen
    1936 August 18, “Onkon'da heyelan”, in Ulusal Birlik‎, page 4:
    Diri diri yerlere gömülen insanlar. […] Heyelân mıntakasında diri diri insanlar yerlere gömülmüş ve kaybolmuştur. Böyle bir felâket, daha görülmemiştir.
    (please add an English translation of this quote)

Conjugation
Conjugation of görülmek (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive görülmek
impersonal participle imperfective görülen
perfective görülmüş
prospective görülecek
personal participle non-prospective görüldüğüm görüldüğün görüldüğü görüldüğümüz görüldüğünüz görüldükleri
prospective görüleceğim görüleceğin görüleceği görüleceğimiz görüleceğiniz görülecekleri
verbal noun görülme
way of doing görülüş
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görülürüm görülürsün görülür görülürüz görülürsünüz görülürler
imperfective görülüyorum görülüyorsun görülüyor görülüyoruz görülüyorsunuz görülüyorlar
past perfective görüldüm görüldün görüldü görüldük görüldünüz görüldüler
imperfective görülüyordum görülüyordun görülüyordu görülüyorduk görülüyordunuz görülüyorlardı (or görülüyordular)
future görüleceğim görüleceksin görülecek görüleceğiz görüleceksiniz görülecekler
inferential perfective görülmüşüm görülmüşsün görülmüş görülmüşüz görülmüşsünüz görülmüşler
aorist görülürmüşüm görülürmüşsün görülürmüş görülürmüşüz görülürmüşsünüz görülürlermiş (or görülürmüşlar)
imperfective görülüyormuşum görülüyormuşsun görülüyormuş görülüyormuşuz görülüyormuşsunuz görülüyorlarmış
conditional simple görülsem görülsen görülse görülsek görülseniz görülseler
perfective görülseydim görülseydin görülseydi görülseydik görülseydiniz görülseydiler
optative görüleyim görülesin görüle görülelim görülesiniz görüleler
progressive görülmekteyim görülmektesin görülmekte görülmekteyiz görülmektesiniz görülmekteler
necessitative görülmeliyim görülmelisin görülmeli görülmeliyiz görülmelisiniz görülmeliler
imperative görül görülsün görülün görülsünler
Positive interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görülür müyüm? görülür müsün? görülür mü? görülür müyüz? görülür müsünüz? görülürler mi?
imperfective görülüyor muyum? görülüyor musun? görülüyor mu? görülüyor muyuz? görülüyor musunuz? görülüyorlar mı?
past perfective görüldüm mü? görüldün mü? görüldü mü? görüldük mü? görüldünüz mü? görüldüler mi?
imperfective görülüyor muydum? görülüyor muydun? görülüyor muydu? görülüyor muyduk? görülüyor muydunuz? görülüyorlar mıydı?
future görülecek miyim? görülecek misin? görülecek mi? görülecek miyiz? görülecek misiniz? görülecekler mi?
inferential perfective görülmüş müyüm? görülmüş müsün? görülmüş mü? görülmüş müyüz? görülmüş müsünüz? görülmüşler mi?
aorist görülür müymüşüm? görülür müymüşsün? görülür müymüş? görülür müymüşüz? görülür müymüşsünüz? görülürler miymiş?
imperfective görülüyor muymuşum? görülüyor muymuşsun? görülüyor muymuş? görülüyor muymuşuz? görülüyor muymuşsunuz? görülüyorlar mıymış?
conditional simple görülsem mi? görülsen mi? görülse mi? görülsek mi? görülseniz mi? görülseler mi?
perfective görülse miydim? görülse miydin? görülse miydi? görülse miydik? görülse miydiniz? görülseler miydi?
progressive görülmekte miyim? görülmekte misin? görülmekte mi? görülmekte miyiz? görülmekte misiniz? görülmekteler mi?
necessitative görülmeli miyim? görülmeli misin? görülmeli mi? görülmeli miyiz? görülmeli misiniz? görülmeliler mi?
Negative declarative
infinitive görülmemek
impersonal participle imperfective görülmeyen
perfective görülmemiş
prospective görülmeyecek
personal participle non-prospective görülmediğim görülmediğin görülmediği görülmediğimiz görülmediğiniz görülmedikleri
prospective görülmeyeceğim görülmeyeceğin görülmeyeceği görülmeyeceğimiz görülmeyeceğiniz görülmeyecekleri
verbal noun görülmeme
way of doing görülmeyüş
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görülmem görülmezsin görülmez görülmeyiz görülmezsiniz görülmezler
imperfective görülmüyorum görülmüyorsun görülmüyor görülmüyoruz görülmüyorsunuz görülmüyorlar
past perfective görülmedim görülmedin görülmedi görülmedik görülmediniz görülmediler
imperfective görülmüyordum görülmüyordun görülmüyordu görülmüyorduk görülmüyordunuz görülmüyorlardı
future görülmeyeceğim görülmeyeceksin görülmeyecek görülmeyeceğiz görülmeyeceksiniz görülmeyecekler
inferential perfective görülmemişim görülmemişsin görülmemiş görülmemişiz görülmemişsiniz görülmemişler
aorist görülmezmişim görülmezmişsin görülmezmiş görülmezmişiz görülmezmişsiniz görülmezlermiş
imperfective görülmüyormuşum görülmüyormuşsun görülmüyormuş görülmüyormuşuz görülmüyormuşsunuz görülmüyorlarmış
conditional simple görülmesem görülmesen görülmese görülmesek görülmeseniz görülmeseler
perfective görülmeseydim görülmeseydin görülmeseydi görülmeseydik görülmeseydiniz görülmeseydiler
optative görülmeyeyim görülmeyesin görülmeye görülmeyelim görülmeyesiniz görülmeyeler
progressive görülmemekteyim görülmemektesin görülmemekte görülmemekteyiz görülmemektesiniz görülmemekteler
necessitative görülmemeliyim görülmemelisin görülmemeli görülmemeliyiz görülmemelisiniz görülmemeliler
imperative görülme görülmesin görülmeyin görülmesinler
Negative interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görülmez miyim? görülmez misin? görülmez mi? görülmez miyiz? görülmez misiniz? görülmezler mi?
imperfective görülmüyor muyum? görülmüyor musun? görülmüyor mu? görülmüyor muyuz? görülmüyor musunuz? görülmüyorlar mı?
past perfective görülmedim mi? görülmedin mi? görülmedi mi? görülmedik mi? görülmediniz mi? görülmediler mi?
imperfective görülmüyor muydum? görülmüyor muydun? görülmüyor muydu? görülmüyor muyduk? görülmüyor muydunuz? görülmüyorlar mıydı?
future görülmeyecek miyim? görülmeyecek misin? görülmeyecek mi? görülmeyecek miyiz? görülmeyecek misiniz? görülmeyecekler mi?
inferential perfective görülmemiş miyim? görülmemiş misin? görülmemiş mi? görülmemiş miyiz? görülmemiş misiniz? görülmemişler mi?
aorist görülmez miymişim? görülmez miymişsin? görülmez miymiş? görülmez miymişiz? görülmez miymişsiniz? görülmezler miymiş?
imperfective görülmüyor muymuşum? görülmüyor muymuşsun? görülmüyor muymuş? görülmüyor muymuşuz? görülmüyor muymuşsunuz? görülmüyorlar mıymış?
conditional simple görülmesem mi? görülmesen mi? görülmese mi? görülmesek mi? görülmeseniz mi? görülmeseler mi?
perfective görülmese miydim? görülmese miydin? görülmese miydi? görülmese miydik? görülmese miydiniz? görülmeseler miydi?
progressive görülmemekte miyim? görülmemekte misin? görülmemekte mi? görülmemekte miyiz? görülmemekte misiniz? görülmemekteler mi?
necessitative görülmemeli miyim? görülmemeli misin? görülmemeli mi? görülmemeli miyiz? görülmemeli misiniz? görülmemeliler mi?
This article is issued from Wiktionary. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.